Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İktisat Bölümü’nden 1979 yılındaki mezuniyetimden sonra 40 yıl geçmiş bile.

40 yıl, genelde ODTÜ özelde İktisat Bölümü’nün hayatımı nasıl biçimlendirdiğini ve yönlendirdiğini düşünmek için yeterince uzun bir zaman.

Yerleşkeyi ilk görüşümü gayet iyi hatırlıyorum: Giriş sınavlarında başarılı olunca İstanbul’dan kayıt yaptırmak için gelerek, bir yaz sabahı ilk defa görüp aşık olduğum yerleşkeyi.

Takibeden yıllar hayatımın gidişatını bir çok yönden etkiledi, olumlu olarak tabii.

Herkes gibi, ben de üniversitedeki ve İktisat Bölümü’ndeki açık tartışmaya destek veren ortamdan ve genç zihinleri besleyerek analitik, eleştirel ve yaratıcı hünerlerinin gelişmesini sağlayan entellektüel çevreden çok fayda sağladım.

Bölüm hocalarının olağanüstü nitelikleri ile her zaman öğrenmeye aç öğrenci topluluğu, ikisinin arasındaki yakın ilişki, yurtlardaki öğrenci yaşamının bireylerin dimağlarını zenginleştiren deneyimi; hepsi, öğrencilerin entellektüel kapasitesinin pekişmesine ve onların o zaman ve daha sonraki hayatlarında karşılacakları her türlü sorunları çözebilecekleri bilimsel metodları öğrenerek içselleştirmelerine katkı sağladı.

Öğrencilerin böyle bir ortamda edindikleri bilimsel yaklaşımın, zaman içinde, başkalarının sorgulamadan kabul ettikleri her türlü düşünceyi, konuyu mutlaka sorgulayan kendine has bir ODTÜ kültürünün de gelişmesine yol açması hiç şaşırtıcı değildir kanımca.

Yine bugün bana hiç şaşırtıcı gelmeyen de, sözünü ettiğim açık ve sorgulayıcı kültürün bazen hasetle karşılaşması, ve katı bir siyasal sistemin bastırma/vasatlaştırma gayretlerinin hep süregelmesidir.

İktisat Bölümü 2019 yılında 60.yılını kutladı.

Bölümün başarıları ile bezenmiş bu 60 yıllık dönemde, yüksek nitelikli hocaların çabaları ve yukarıda sözünü ettiğim entellektüel çevrenin doğal bir sonucu olarak, çok sayıda başarılı öğrencinin mezun olduğu; mezunların akademik dünyada olsun, özel kesimde ve kamu kesiminde olsun, Türkiye’de ve dünyada kolaylıkla kendilerine yer buldukları görüldü.

ODTÜ mezunlarının her alanda artan varlıkları iyi biliniyor. Bunun nedeni, profesyonel nitelikleri ve İngilizce bilgileri açısından en iyiler olmalarıdır.

İyi bir örnek 1980 yılında işe başladığım ve 2006 yılında başkan olarak “mezun” olduğum Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) olabilir.

1980 yılında TCMB’de çoğu İktisat Bölümü mezunu olan az sayıda ODTÜ mezunu vardı. Zaman içinde, TCMB giriş sınavlarında çok başarılı olan ODTÜ’lülerin sayısının sürekli arttığını gördük. Aldıkları eğitimin ayırdedici niteliği başlıca neden idi.

2006 yılında başkan olarak görev sürem dolduğunda, Araştırma ve Piyasalar bölümleri başta olmak üzere bir çok bölümde yüksek nitelikli çalışanların çoğu, önemli bir kısmı İktisat Bölümü’nden gelen ODTÜ mezunları idiler; ve TCMB Yönetim Komitesi’nin (başkan ve dört başkan yardımcısı) beş üyesinden dördü ODTÜ mezunu idi !

ODTÜ mezunu olmak, ODTÜ İktisat Bölümü mezunu olmak her zaman bir ayrıcalıktı, bugün de öyledir, gelecekte de öyle olacaktır.

Öğrencilerine ve gelecekteki öğrencilerine he şeyin gönüllerince olmasını dilerim.